Ads 468x60px

25 Ekim 2013 Cuma

Burak ve Oyuncak Hikayesi

Hepimiz çocuk olduk ve hepimizin vazgeçemediği oyuncaklar olmuştur mutlaka. Mesela benim ne idüğü çok belli olmayan Cincan diye pelüş bir hayvanım vardı. Azıcık penguen azıcık kokarca karışımı bir şeydi işte. Ama nasıl severdim onu. Hep yanımda taşırdım.
Burak daha çok küçük bir oyuncağa bağlanmak için ama şimdiden torpil geçtiği bazı oyuncakları var.
Biraz bu oyuncaklarından ve ondaki gelişime nasıl katkı sağladıklarından bahsetmek istiyorum.

Boncuklu Helezon Oyuncak:
Bunu çok seviyoruz. Özellikle tatillerden dönüşte eve ilk girdiğimizde hemen bu oyuncağına koşuyor Burak. Boncukları ilk başta kendi etrafında döndürmeyi öğrendi. Daha sonra kucağımıza oturtup onunda elini tutarak boncukları nasıl karşı tarafa geçirmesi gerektiğini gösterdik. Şimdi tüm aşamalarını kendi başına yapabiliyor ve bundan çok zevk alıyor.

Ben bazen onun yaptığının tam tersini yapıyorum ve bakıyorum aynı şeyi bu sefer kendisi yapıyor. Taşıması biraz zor ağır olduğu için. Bazen eline alıp bir yere götürmek istiyor ama ağır geldiği için ağlamaya başlıyor. Belki biraz daha hafifi bulunabilirse hem bir yere gittiğiniz de yanınıza alması daha kolay olur hem de onun taşıması daha kolay olur.

Bu oyuncak motor yeteneklerini ve mantıksal düşünceyi geliştirmekte bire bir. 18 aydan büyük çocuklar için tavsiye ediliyor ama biz yaklaşık 10 aylıkken almıştık ve gayette güzel oynadı ve gelişimini destekledi.





Atlı Karınca:
Atımızı halamız aldı. O kadar çok seviyoruz ki onu. Altı tekerlikli olduğu için istediği yere kolayca taşıyabiliyor. Öncelikle üstüne binerken yardım ediyorduk. Artık kendisi çok rahat binip sallanabiliyor..Sallandıkça gülücüklerini dinlemekte bir harika.




Öğretici Piyano:
Bu piyanonun bir güzelliği de mikrofonu olması... Mikrofon sesi hafif yükselttiği için Burak'ın hoşuna gidiyor bol bol şarkı söylüyor bize. Daha çok uuu uuu dan öteye geçmiyor ama duymak çok güzel.. Oyunun faydası ne derseniz ben şimdiden öz güven aşılıyor diyebilirim :)



Oyuncak Arabalar: 
Kamyondur jiptir erkek çocukların olmazsa olmazı. Çok ilgisi olduğunu söyleyemeyeceğim. Ama neden - sonuç ilişkisini bu oyuncaklarla pekiştirdi oğlum diyebilirim. Arabayı yerde sürerek brnn brnnn sesleri çıkarıyor. Televizyon ünitesinde sürmeyi ittirip yere düşürmeyi seviyoruz en çok. Yine motor gelişimi için destekleyici diyebiliriz.



Çiftlik Ev:
Haydi çiftlik hayvanlarını sayalım.Müzikli, öğretici renkli bir oyuncak. 4 aylıkken almıştık bunu. O zaman horoz sesinde baya ağlıyordu Burak. Horozları sevmediğini keşfettiği oyuncak :) Şimdi arası daya iyi... Müzikleri dinlemeyi ve tuşlara basmayı seviyor.Ama oyuncağın asıl amacını gerçekleştirmesi için Burak hala yeterince büyük değil. Belki 2 yaşına doğru daha da kaynaşırlar...



Toplar: İlk başta yuvarlak olan her şeye tedirgin yaklaşan Burak, 1 yaşından sonra topları da çok sevmeye başladı. Genelde topu fırlatıp "Attımmm"  diyerek topun peşinden koşmayı seviyor. Ayağıyla da yavaş yavaş topu sürmeye başladı. Babası sağolsun. Futbolcu yetiştirmeye çok meraklı :). Ayrıca top kelimesi söylemesi  ve anlaması kolay bir kelime olduğu için de top başka bir odada da olsa “Topu getir oğlum” dediğimizde alıp getiriyor.

Müzikli Hela: 
Bunu daha yeni Fisher Price'dan aldık. Tuvalet eğitimine yavaştan alıştırabiliriz dedik. Çok şık bir tasarımı var. Hani ben bile özeniyorum. Sensörleri sayesinde tuvaletini yapınca müzik çalıyor. Burak amacının ne olduğunu yeni yeni anlamaya başladı sanırım. Kapağını kaldırıp Eeh- Eeh diyor. Yakın zamanda bu konuya daha sık eğilmeyi düşünüyorum. 



Ve son olarak tüm evdeki oyuncaklara rağmen favorimiz olan Kumanda'ya geçiyorum. Hiç bir şeyin yerini tutmuyor Kumanda. Bize getirip "Aç" diyor ya da bazen kendisi açıp "Açtım" diyor. Koltuğa tırmanıp dedesini yanına çağırıyor. Beraber çizgi film izliyorlar.
Burak kucağınızda, elinde kumanda birlikte 5 dk da olsa TV izleme keyfi... Nefes alış-verişlerini dinlemek..



İşte bu artık benim Cincan'dan sonra vazgeçemeyeceğim en büyük zevkim oldu...

2 yorum:

  1. Müzikli hela ile tanıştığıma memnun oldum :) Çok keyifli bir yazı olmuş.

    YanıtlaSil

 

Bumerang

Bumerang - Yazarkafe