Ads 468x60px

4 Ekim 2013 Cuma

Breaking My Dark Passenger

Her güzel şeyin bir sonu var ne yazıkki. Bu senede iki güzel dizinin finallerini yaptık. Biri ailemizin seri katili dexter, diğeri de dizi tarihine altın harflerle adını yazdırmış, imdb’de gelmiş geçmiş en iyi 2. Dizi olarak listeye giren Breaking Bad.
Pazartesi sendromunu ortadan kaldırma gücüne sahip bu diziler bittiğine göre, artık doya doya yaşarım sendromumu.


7 senelik Dexter'ın en iyi sezonu tartışmasız 2009’daki  John Lithgow’lu 4.sezondu.  Zaten Lithgow’da aynı sene “Outstanding Guest Actor in a Drama Series” dalında Emmy ödülünü kazanmıştı.


Şimdi burada spoiler veripte izlemeyen arkadaşlardan küfür yemek istemem. Ama izleyin pişman olmazsanız. Sinematografik açıdan oldukça başarılı, senaryo ve  geçişler üzerinde iyi düşünülmüş. Ayrıca Dexter Morgan’ın iç sesi, Debra Morga’nın bozuk ağzı,Masuka’nın bel altı muhabbetleri dizinin tadı,tuzuydu. Final bölümüyle birlikte biz de veda ettik Dark Passenger’ımıza… Hoşçakal Dex, iyinin dostu, kötünün katili..



Gelelim Breaking Bad’e. Yok böyle bir şey... Her bölümünde vay anasını sayın seyirciler modundaydım. Bir sonraki pazartesiyi beklemek işkence gibiydi. Bırak sendromu falan pazartesi gelsin diye takvimlere çentik atmaya başlamıştım.


Orta halli, sıkıcı, herkesin okul hayatında karşılaşmış olduğu mıymıntı öğretmen tipi Walter White. Böyle gözlüğünden tut, tipinden, ses tonundan falan daha ilk görüşte bunun dersinde sağlam uyunur görüşü uyandırır insanda.


Akciğer kanseri olduğunu ve tedavi için hiçbir ümit olmadığını öğrenince işler değişir. Ölmeden önce ailesine geri de daha iyi bir hayat bırakmak için didinir de didinir :). Dizinin başında mıymıntı diye baktığımız adam birden ülkenin en büyük uyuşturucu tacircisi olur çıkar :). İşin komik yanı bacanakta narkotikte çalışmaktadır.

Dizinin senaristi Vince Galligan harika bir iş çıkarmış. Bundan sonra sıkı takipteyim. Tek bir diziyle ne yapsa izlenir statütüsüne ulaşmıştır kendisi benim için.
Ayrıca dizinin Türkçe çevrisini yapan her bölüm başında ‘yo iyi seyirler yo – taşkano’ girişiyle bizi gülümseten ancak son bölümde yo elvada yo – taşkano yazısıyla da bizi hüzünlendiren, taşkonaya da buradan teşekkürü borç bilirim.
Size de tavsiyem Amerikan dizilerini seviyorsanız her iki diziyi de izleyin, izletin efendim.


Saygılar yo!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Bumerang

Bumerang - Yazarkafe