Hareketli,
neşeli, dolu dolu bir Kurban Bayramını geride bıraktık. Bu bayramı oğlum ve
eşimle Konya’da geçirdik.
Oğlumun
babaannesi, dedesi, halaları ve kuzenleriyle birlikte kocaman
bir aileydik. Oyunlar, eğlenceler ve lezzetli yemekler eksik olmadı :)
Uçakla
gittik Konya’ya ve Burak bize büyümüş olduğunu ispatladı. Ramazan
Bayramındaki zor yolculuğumuzun aksine bu bayram uçakta çok rahattık. Burak
uyudu yol boyunca. Konya ‘ya vardığımızda Burak önce biraz tedirgin oldu ama
hemen alıştı. Ramazan Bayramında tanıştığı balkondaki kediyi hatırladı ve
direkt miyavlayarak balkona hamle yaptı.
Herkes
çok özlemiş oğlumu. Önce bol bol hasret giderdik. Yeğenler
gelince de başladı cümbüş. Eşimin 4 tane yeğeni var.
Yaşları 3.5 ay, 12, 13 ve 15. Burak onlarla oyunlar oynadı
ve tüm marifetlerini sergiledi. Kalabalıkta çocuklar çok hızlı gelişiyor
gerçekten. 3 gün de bir sürü kelime ekledik haznemize… En güzeli de “Annneemm”
demesiydi tabi ki :)
Küçük
halamız Burak için çok güzel bir 13. Ay kutlama partisi hazırlamış. Önce salona
giden yol tea-light mumlarla süslenmiş, sonra salon birçok Burak fotoğrafıyla
ve balonlarla doldurulmuş ve üzerinde yine Burak’ın fotoğrafı olan kocaman
enfes bir pasta hazırlatmış. Hepimiz afiyetle çaylarımızı içip pastamızı yedik
neşeyle :)
Eşimle
ben her türlü oyuna zafiyetimiz olduğundan Konya’ya gittiğimizde çocuklarla
oynamak için oyun alırız. Bu bayram aldığımız oyunlarda mancala ve monopolydi.
Monopoly
hemen hemen herkesin bildiği pullu zarlı emlak oyunu.
Mancala
ise eski bir Osmanlı zeka oyunu. Daha önce telefonumuzda oynamıştık ve çok
beğenmiştik. Bu oyun artık seçmeli ders olarak öğrencilerin müfredatlarına da
eklenmiş. Bence iyi bir seçim olmuş. Satranç gibi bu tarz oyunlarında çocuklara
öğretilmesi ve unutulmaması güzel.
Oyun için gereken temel beceriler:
1- Kurnazlık
2- Uyanıklık
3- Önceden görme
4- Esneklik
5- Direnme
6- Sağgörü
7- Bellek
Mancala
ile ilgili başka güzel ve ayrıntı bilgileri de burdan bulabilirsiniz:
Mancala
iki kişilik bir oyun. Kalabalık olduğumuz için genelde Monopoly’e sardık. Burak
uyuduktan sonra akşam saat 9 da oynamaya başlayıp gece yarılarına kadar
devam ettik. En kötüsünü de Konya’da kaldığımız son gece yaptık. Yine
akşam 9 gibi başladık. Oyunda saat 12:30 gibi
sadece eşim ve ben kaldık. İkimizin rövanşı sabah 4:30’a kadar
sürdü. Çocuklarda bu süre içinde bizi izlediler heyecanla. Oyunu ne
kadar ben kazanmış olsam da (herkesin görüşü bu yönde)
eşimle beraberlik konusunda anlaştık. Çünkü 2 saat sonra İstanbul uçağımıza
yetişmemiz gerekiyordu :)
E tabi
ertesi gün dağılmıştık uykusuzluktan. Burak cin gibi etrafımızda dolaşırken biz
ayakta uyuduk tüm gün.
Bir
bayramı daha böylece sonlandırdık. 9 günlük tatil, tatlı bir yorgunlukla bitmiş
oldu.
Önümüzdeki
bayramlara bakacağız artık :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder